2007 yılında tahsilat sektöründe işe başladığımda çok fazla bilgim yoktu. Ancak geçmiş iş deneyimlerim, insanlarla iletişim kurma, onları etkileme ve ikna etme konusunda bana bir temel sağlamıştı. Bu yeni sektörde başarıya ulaşmak için öğrenmem gereken çok şey vardı: İcra ve İflas Kanunu, bankacılık mevzuatı, muhasebe süreçleri ve teknolojiyi etkin kullanma becerisi.
Henüz işe başlayalı bir yıl dolmadan performans sorunu yaşayan bir bankanın dosyaları tarafıma teslim edildi. Bu, hem bir fırsat hem de büyük bir sorumluluktu. Bu dosyalar üzerinde başarı sağlayabilirsem hem kendimi gösterecek hem de bu işi yapıp yapamayacağımı öğrenmiş olacaktım.
Küçük Bir Ekiple Büyük Bir İş
Yaklaşık 300-350 arası dosya, uzun zamandır tahsil edilemeyen borçlardan oluşuyordu. Ekibimiz ise sadece 2-3 kişiden ibaretti. Bu süreçte yaptığımız ilk şey, her bir müşteriye tek tek ulaşmak oldu. Müşterilerin borç hikayelerini dinledik, ekonomi şartlarını anladık ve her birine özel ödeme planları oluşturduk.
Yaklaşık 4-5 aylık süreçte, elimizdeki dosyaların sayısını büyük bir çaba ile önemli ölçüde azalttık. Performansımız fark edilmeye başlamıştı. Üstelik sadece dosyaları tahsilata kazandırmakla kalmadık, aynı zamanda sistemli bir çalışma yaklaşımı geliştirdik.
Başarı ve Beraberindeki Zorluklar
Takip eden 6 ay içinde, başarılarımız sayesinde ekip sayımız 24 kişiye kadar çıktı. Yeni dosyalar gelmeye başladı ve artık daha büyük bir sorumluluk alanına sahiptik. Ancak hızla gelen başarının yanında bazı olumsuzluklar da yaşandı.
İşe başladığımda motivasyon kadar yoğun bir hırs duygusuna da sahiptim. Ancak hırs çoğunlukla hatalara yol açar. O dönemde, diğer banka ekipleriyle yaşanan çatışmalar, avukatlarla hiyerarşi sorunları, hatta bazen müşterilerle yaşanan tartışmalar bu duygunun bir sonucuydu. Şimdi dönüp baktığımda, duygularımla hareket ettiğimi açıkça görüyorum. Daha sağduyulu ve liderce bir tavır sergileyebilseydim, bu krizleri belki de yaşamazdım.
Yine de şunu söylemeliyim ki, yaşanan bu krizler beni bugünkü halime getiren en önemli deneyimler oldu. Elbette bunu fazla arabesk bir şekilde dile getirmek istemem ama hatalarımın da büyümeme büyük katkısı olduğunu yadsıyamam.

Hukuk Bürosu Tahsilat Ekipleri İçin Dersler
Bu deneyimler, özellikle hukuk bürolarında tahsilat ekiplerinde çalışan temsilciler, liderler ve yöneticiler için önemli ipuçları içeriyor:
- Müşteri Hikayelerini Dinleyin ve Çözümler Sunun: Tahsilat sürecinde başarının temelinde empati ve iletişim yatıyor. Borçluların hikayelerini anlamak, onlara uygun ödeme planları oluşturmak hem çözümü hızlandırır hem de uzun vadeli iş ilişkilerini güçlendirir.
- Krizleri Fırsata Çevirin: Her kriz bir öğrenme fırsatıdır. Ekip içi çatışmalarda ya da müşteri şikayetlerinde sakin kalıp yapıcı bir yaklaşım benimsemek, süreci çözüme kavuştururken ekibinizin uyumunu da artırır.
- Motivasyonu Doğru Şekilde Yönetin: Motivasyon ile hırs arasındaki ince çizgiyi kaçırmayın. Hırs, yanlış adımlara yol açabilirken doğru motivasyon, ekibi harekete geçirir. Lider olarak sağduyulu ve sakin bir tavır sergilemek, ekip içinde daha büyük bir güven oluşturur.
- Sürekli Gelişim ve Disiplin: Başarı bir anda gelmez; sürekli öğrenme ve disiplin gerektirir. Teknolojik araçları ve hukuki düzenlemeleri öğrenerek ekibinize rehberlik edin.

Haber bültenine kayıt olmak için tıkla
Tahsilatta Güçlü Bir Sistem Kurmak Mümkün
Bu deneyim, bana ve ekibime şu dersleri öğretti:
Planlı bir çalışma ve ekip ruhuyla çözülemeyecek sorun yoktur. Liderlik, sadece yönlendirmek değil aynı zamanda dinlemek, anlamak ve krizleri yönetmektir.
Hukuk bürosu tahsilat ekiplerinde bu yaklaşımları benimseyerek sürdürülebilir başarıya ulaşmak mümkündür.
Siz de ekibinizdeki krizleri çözmek, performansı artırmak ve uzun vadeli bir sistem kurmak istiyorsanız, tecrübelerimi paylaşmaya ve birlikte çözüm üretmeye hazırım.
