HUKUK BÜROLARI NEDEN EĞİTİM ALMALIDIR?

2007 yılında hukuk bürosunda çalışmaya başladığımda, avukatın rolü ve otoritesi, kanun ve yasaların işlemesi ve toplumsal yapımızın yasal işlemler konusunda olan çekincesi gibi nedenlerle küçük bir ekip ile işleri yürütmek mümkündü. Öyle ki insan gücü için çok nitelik aranmıyordu. Genç ve işe ihtiyacı olması nerdeyse yeterli oluyordu.

Özellikle kurumlarla sözleşmeli çalışan hukuk bürolarında telefonla arama yapan ekipler için insan gücüne çok ihtiyaç duyuluyordu. Çalışma saati ve ücreti konusunda uyumlu olan herkes işe kabul ediliyordu.

Günümüze geldiğimizde ise artık bu yapılarla çalışan hukuk büroları performans elde edemediği gibi, sektör içinde olan rekabete de dayanamaz hale gelmiştir.

Değişen toplum sosyolojisi ve müşteri psikolojisi artık daha donanımlı çalışanların olmasını gerekli hale getirmiştir. Bunun yanında hızla gelişen teknoloji, hukuk bürosu çalışma yapısını dijital hale dönüştürmesine rağmen hala insan gücü önemli iş faktörüdür.

Peki, bu donanımlı çalışanları nasıl temin edeceğiz?

Hukuk bürolarında avukat ve diğer personel olmak üzere iki kol oluşur. Avukat pozisyonunda çalışan bulmak için işler kısmen daha kolay olabiliyor.

  • Hukuk fakültesi mezunu
  • … kanununda tecrübeli
  • Yabancı dil
  • … yıl deneyim
  • Kişisel gelişimine önem veren
  • Kariyer yapmak isteyen

Gibi aranan niteliklerle ihtiyaçlara yönelik avukat çalışan bulunabiliyor. Diğer personellerde de elbette aranan kriterler yok değil. Örneğin tahsilat ekibinde çalışmak üzere aranan aday için;

  • Ortaokul/ lise mezunu,
  • Esnek çalışma yapısına uygun,
  • Hedef odaklı,
  • Takım çalışmasına yatkın,

Gibi kriterler yeterli olabiliyordu.

Collection ekibinde çalışacaklar, müşteriler ile yüz yüze veya telefonda iletişim kuracak, müzakere sağlayacak ve ikna edeceği durumlarla karşı karşıya kalacaktır. Çalışanlar arasında bu konularda lisans eğitiminde veya dış kaynak eğitim almamış olanlar için bir süre sonra işler zorlaşmakta ve düşük performansa bağlı olarak kurum içi sorunlar yaşanmaktadır.

Günümüzde en çok ihtiyaç duyulan şey eğitimdir. Özellikle iş dünyasında beklenilen performansa ulaşabilmek için eğitim ve danışmanlık firmaları ile çözüm ortaklığı geliştirilmelidir. Bugün kurum müdürlerinden hukuk bürosuna kadar uzanan hiyerarşide olanların çoğunluğu eğitim konusuna sıcak baksalar da çoğunluğu da eğitimi gereksiz maliyet olarak görmektedir. Eğitimi bir sihirli değnek gibi görenlerde var tabi ki.

Çalışan sayısı az olan hukuk bürolarında avukatlar biraz daha şanslı, işlere yetişme konusunda başarılı olabilir ve tecrübesini çalışanlarına aktarabilir ve her konuya yetişebilir. Ama hep olduğu yerde kalmak istenirse bu şekilde bireysel çalışabilirler. Ama daha iyisini isteyenler ekip ile hareket etmelidir.

Özellikle Avrupa ülkelerinde şirketlerin yarısına yakını çalışanlarının gelişimine ciddi yatırımlar yapmaktadır.  Günümüzde hızla değişen iş dünyası dengelerine paralel bir değişimi göstermek gereklidir. Mevcut işin devamlılığı ve sürekliliği, aynı zamanda büyüme hedeflerinin gerçekleşmesi için çalışanların potansiyeli ve performansı oldukça önemlidir.

İlk olarak şirket hedeflerinizi gözden geçirmek belki iyi başlangıç olabilir. Daha sonra bu hedefler içinde çalışanlarınızın kapasitesini ölçebilir, gelişim alanlarını tespit edebilirsiniz.

Hastalandığınızda doktora, aracınız veya bir elektronik eşyanız bozulduğunda servise gidiyorsunuz değil mi?

Şirketinizin ve ekibinizin,

  • Motivasyonu
  • Kişisel gelişim,
  • Yeteneklerinin keşfi
  • Aidiyeti
  • Performansı
  • Büyümesi
  • Sistematik çalışması
  • Kurumsallaşması

İçin ve eğer vizyonunuz daha farklı noktalara ulaşmaksa eğitim ve koçluk gibi dış kaynaklardan beslenmeniz etkili olabilir.

Eğitimden geçmeyen hayal gücüne sahip olanların, kanatları vardır; ama ayakları yoktur.

Joseph Joubert

Leave a Comment

Your email address will not be published.