ÇALIŞANLARINIZI TAKDİR ETMENİN ÖNEMİ

2007 yılında özel bir hukuk bürosunun call center biriminde işe başlamıştım. O yıllarda çoğunlukla herkes kurumsal bir firmada çalışmak için uğraşıyor, CV’lerini güçlendirmek adına eğitim sertifika topluyorken ben kurumsal hayattan kaçmıştım. Bugün bu kararıma tekrar baktığımda, aslında beni besleyen ve güçlendiren bir yol ayrımı olduğunu anlıyorum.

O yıllarda yaşadığım iş problemleri genellikle yönetimin başarıyı takdir etme (edememe) ve hiyerarşiye bağlı gelişiyordu. İş hayatının çiçeği burnunda çalışanı olan ben ve benim gibiler aslında farkında olmadan Maslow’un piramidine tırmanıyorduk. Bugün düzenlediğim eğitimlerde ise benzer duygu içinde olan katılımcılarla bir araya geliyorum.

Başkalarının iyi taraflarını bulup takdir etme alışkanlığı, insanın ruhunu zenginleştirir. — C.W.Hall

Kurumsal dünyada genellikle çalışan performansını etkileyen olumsuzluklar tespit edilir ama aslında doğru analiz ve gözlem yapabilen yöneticiler, her çalışanın içinde bir gelişim merkezi olduğu görebilir.

Nasıl mı?

Son 3 yılda 200’ün üzerinde katılımcı ile gerçekleştirdiğim eğitimlerde takım çalışması ve motivasyona önem verdiğim için; eğitimi satın alan yöneticiler çalışanları için hep mutlu olabilme (başarılı olmak) potansiyeli üzerinde duruyorlar. Aslında çoğumuz motivasyon tanımını mutluluk olarak tanımlıyoruz. Mutlu olmak herkes için bir başarımıdır bilmiyorum.

Mutlu olan çalışanın yüksek performans gösterebileceğini birçok akademik ve bilimsel çalışmalar göstermiştir. Uzun yıllar liderlik yaptığım ekiplerde de performans ivmesini gözlemledim. Ancak ekiplerin ihtiyacı olan mutluluk veya performansı sadece eğitim ile sağlanacağını düşünmek yetersiz kalıyor. Tabi ki her eğitim performans konusunda gelişimi sağlar. Ancak bu gelişimin sürekliliği yönetsel dinamiklere bağlıdır.

Düzenli olarak ödüllendir, bıkıp usanmadan takdir et.

Robin Sharma

Sürekli motivasyon için genel/geçer yerine genel/kalıcı uygulamalar yapılması gerekir. Aksi halde başta ekip sinerjisinin yanında hedef gerçekleştirme arzusu da kaybolacaktır.

Çalıştığım birçok yönetici ‘teşekkür’ etmenin çalışanların üzerindeki etkisini tahmin bile edemiyor. Olması gereken aslında çok basit; bir iş yapıldığında teşekkür, başarıya ulaşması durumunda da takdir edilmelidir.

Son yıllardaki teşekkürlerim, bugün ki yönetim anlayışımı etkilediği gibi çalıştığım ekiplerin performans karşısında da ivme kazanmasına katkı sağladı.

Artan performans → Aidiyet → Başarı

Geleneksel bir yönetim anlayışına sahip olanlar yöneticiler genellikle eş, arkadaş ve ebeveyn kimliklerinde de aynı ruhu taşımaktadır. Ve bu durumu desteklemek için kendi deneyimleri ile kıyaslama içinde olurlar. Hepimiz duymuşsunuzdur; ‘Bizim zamanımızda… ‘diye başlayan cümleleri.

Bugün eğer yönetici iseniz veya daha iyi bir yönetici olma arzusunda iseniz;

· Kendi zorluklarınız ile bugünü yarıştırmayın

· Yerinde ve kararında teşekkür edin. Üstelik bedava.

· Ofis duvarlarına, panolara ‘Bugün kendine ve ekibine teşekkür ettin mi?’ cümlesi yazılabilir.

· Maddi içerikli ödül ve primleriniz birlikte yemek, kahve, konser gibi sosyal aktivitelerle desteklemeniz motivasyon etkisini arttıracaktır.

· Başarılı işlerin çapalanmasını ¹ sağlayacak küçük hediye veya plaket sunabilirsiniz.

¹ Çapalama; NLP’de uygulanan bir teknik. Olumlu/Olumsuz ruh hallerine sokabilecek anıların hatırlanmasını sağlamak için kullanılır. Başarılı bir durumu hatırlatmak ve diğer kişilerde de etkisini sağlayabilmek için o ana bir hatıra bırakmak olarak düşünebilirsiniz.

Hiç kimse öğüt dinlemek istemez… Herkes sadece takdir edilmekten ve desteklenmekten hoşlanır.

John Steinbeck

Leave a Comment

Your email address will not be published.